Şu An Okunan
ABD’de tarihî grev, Türkiye’de taban ücret talebi

ABD’de tarihî grev, Türkiye’de taban ücret talebi

ABD’de senaristler ve oyuncular, dijital platformların dayatmalarına karşı 1960’tan bu yana ilk kez aynı anda greve çıkarken Türkiye’de Sinema-TV Sendikası çatısı altında örgütlenen emek bileşenleri ücretlerine zam talep ediyor. Sendikanın yönetim kurulu başkanı Ufuk Demirbilek’e göre yapımcılarla diyalog zemini yok.

Mayıs ayında sinema ve televizyon senaristlerini temsil eden Amerika Yazarlar Birliği’nden (Writers Guild of America – WGA) binlerce emekçi ücret ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebi ve sektörde yapay zekâ kullanımının mesleklerini ellerinden alacağı çekincesiyle dijital platformlara karşı grev kararı aldı.

WGA, senaristlerin çalışma koşullarını, telif haklarını ve özlük haklarını iyileştirmeyi amaçlayan grevin odak noktasının yapımcı şirketlerle yaşanan anlaşmazlıklar olduğunu işaret ediyor ve özellikle çevrimiçi platformlarda gösterilen içeriklerin artmasıyla birlikte, senaristlerin yapımlardan elde ettiği gelirlerin adil bir şekilde paylaşılmadığına dikkat çekiyor. Senaristler, eserlerinin ticarileştirilmesinden ve farklı platformlarda yayınlanmasından kaynaklanan ek gelirlerden daha büyük bir pay almak istiyor. Ancak yapımcı şirketler yüksek üretim maliyetleri ve rekabetçi pazardaki zorlukları mazeret göstererek taleplere olumsuz yanıt veriyor.

Senaristlerin başlattığı emek hareketinin yankıları sürerken ABD’de Oyuncular Sendikası (SAG-AFTRA) da grev başlattı. Böylelikle Hollywood oyuncuları, Sinema ve Televizyon Yapımcıları İttifakı’yla (AMPTP) yapılan görüşmelerinin olumsuz sonuçlanmasından dolayı tam 43 yıl sonra tekrar greve gitmiş oldu. Bu durum, senaristleri ve oyuncuları temsil eden sendikaların 1960’tan bu yana ilk kez aynı anda grev kararı almış olmasından dolayı da önem teşkil ediyor.

Oyuncular Sendikası’ndan yapılan açıklamada AMPTP ile yürütülen görüşmelerin sürüncemede kalmasına dikkat çekilerek “Son on yılda dijital yayın ekosisteminin yükselişe geçerken ücretleriniz ciddi şekilde erozyona uğradı. Dahası, yapay zekâ yaratıcı meslekler için varoluşsal bir tehdit oluşturuyor; tüm aktör ve sanatçılar, kimliklerinin ve yeteneklerinin rıza ve ödeme olmaksızın sömürülmesine karşı kendilerini koruyan bir sözleşme dilini hak ediyor,” denildi.

AMPTP bir yapımcılar ittifakı olarak Amazon, Apple, Disney, NBCUniversal, Netflix, Paramount, Sony ve Warner Bros Discovery gibi COVID-19 pandemisiyle birlikte dijital yayıncılıktan elde ettikleri kazancı ciddi oranda artıran devasa şirketleri temsil eden bir yapı. Senaristler ve oyuncuların ardı ardına aldıkları grev kararıyla birlikte çok sayıda proje askıya alınırken, grevin Hollywood’da dizi ve film gösterimlerinin gecikmesine ve söz konusu yapımcı şirketleri maddi zarara sokacağı öngörülüyor.


Türkiye’nin emek bileşenleri: %35 iyileştirme hakkımız

ABD’de sektör tarihin en büyük grevlerinden biri yaşanırken Türkiye’de sektör emekçilerinin hakları, emek bileşenlerinin son birkaç yıldır taban ücretlerin iyileştirilmesi yönünde uyguladıkları strateji ilerlemeye devam ediyor. 2023’ün başında yapımcılarla (Reklam Yapımcıları Derneği – RYD ve Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Meslek Birliği – TESİYAP) ilk defa aynı masaya oturan Sinema-TV Sendikası’nın ücretlere minimum yüzde 35 zam talebi kabul edilmemişti. Bunun üzerine sendika, kabul görmeyen zam talebini sosyal medya kanallarından açıklamıştı.

Yılın ikinci yarısı için ücret politikası konusundaysa bu kez emek bileşenlerini (farklı iş kollarını temsil eden birlik, platform ve dernekler) temsil eden Sinema-TV Sendikası ile yapımcı örgütleri arasında bir müzakere süreci yaşanmadı. Bunun yerine, sendika çatısı altında bir araya gelen yirmi yedi emek bileşeni, Temmuz ayının başında, doğrudan sosyal medya üzerinden ortak bir açıklama yaptılar ve 2023’ün ilk yarısı dile getirdikleri “minimum yüzde 35 iyileştirme” talebini tekrarladılar.

Söz konusu iyileştirme taleplerinin herhangi bir bağlayıcılığı bulunmuyor; örneğin TESİYAP çatısı altındaki yapımcıların önemli bir kısmı bu ücret politikasını tanımıyor. Ancak öneri mahiyetinde de olsa, iyileştirme taleplerinin sektördeki ücret eğilimleri üzerinde bir etkiye sahip olduğu da bilinmekte. Sine-Sen ile birlikte Türkiye’deki iki büyük sinema emekçisi sendikasından biri olan Sinema-TV Sendikası’nın yönetim kurulu başkanı Ufuk Demirbilek kendisiyle geçtiğimiz yıl yaptığımız söyleşide, sinema sektörü ücretlerinin ilk kez kamuoyu önünde konuşulmasını beraberinde getiren bu ‘şeffaflık politikası’nın “bazı sömürü biçimlerinin perdelenmesini de ortadan kaldırdığı”nı öne sürmüştü.

Türkiye sinema-dizi sektöründe taban ücretlerinin kamuoyuyla paylaşılması emekçiler ile yapımcılar arasında tartışma ve açmazları beraberinde getirirken grev bir eylem biçimi olarak henüz tercih edilmiş değil. Emekçilerin lehine kazanımların elde edildiği Norveç ve ABD gibi örneklerde ise Netflix, Amazon ve Disney gibi dev şirketlere karşı büyük grevler yapıldı.

Ufuk Demirbilek: Diyalog zemini yok

2023’ün ikinci dönemine ait taban ücretlerin açıklanmasıyla ilgili Temmuz ayında Artı Gerçek’e konuşan Sinema-TV Sendikası yönetim kurulu başkanı Demirbilek, işveren meslek birliklerinin talebi doğrultusunda 2023’ün başında yapımcılarla masaya oturduklarını hatırlattı. Taban ücretlerini iyileştirmede uzlaşı sağlamak için iki kez taviz vermelerine karşın bu toplantıların olumsuz sonuçlandığını ifade eden Demirbilek, “Diyalog zemini olmadığı için bu dönem ücret iyileştirmemizi işverenlerle müzakere etmedik,” dedi.

Sektörün “Güvencesiz ve geleceksiz” olduğunu ifade eden Demirbilek, sektörde aktif olarak çalışan yaklaşık 10 binin kişinin olduğunu ve yasadışı çalışma koşullarının yaygın olduğunu vurguladı. Sektör emekçilerinin yılın 12 ayında tam zamanlı çalışmadığına, ortalama 6-8 ay iş yaptıklarına dikkat çeken Demirbilek şunları söyledi: “Haftalık en düşük taban ücreti alan bir meslektaşımızın elde ettiği geliri 12 aya böldüğümüzde, ortaya çıkan rakam bir kişinin aylık yaşam maliyetinin altında kalmamalıdır. Diyelim ki bu ortalama, yoksulluk sınırına kadar yükselsin veya yoksulluk sınırının üstünde olsun. Az sayıda insanla ve özel bir işle ülke ekonomisine güçlü katkı sunan bir sektörün çalışanları olarak, en az işverenler kadar borçlanarak yatırım yapma ve/veya birikim yapma hakkımız olduğunu hatırlatmam gerekir.”

2022’den beri ücretlerde artış talep ediliyor

Pandemiden sonra giderek artan hayat pahalılığı, Türkiye’de tüm sektörlerden emekçiler gibi sinema ve televizyon çalışanlarını da etkilemeye devam ediyor. Yaşam koşullarının giderek zorlaştığı ve yoksulluğun derinleştiği bugünlerde meslek örgütleri, sektör emekçilerinin hak ve güvencelerini koruyup savunmak adına istişareler yapıp belli bir stratejik plan hazırlıyor. Geçtiğimiz yıl sektörde bir ilk yaşandı ve “asgari ücrette meydana gelen yüzde 50 artış ve hayat pahalılığı” karşısında bir araya gelen meslek örgütleri, sektör emekçileri için taban ücretlendirmelerini Sinema-TV Sendikası çatısı altında belirledi. On yedi meslek örgütünün ortak kararı taban ücretlerde minimum yüzde 35 zam oldu.  

2023 yılında ise, Sine-Sen ile birlikte Türkiye’deki iki büyük sinema emekçisi sendikasından biri olan Sinema-TV Sendikası çatısı altında birleşen emek bileşenlerinin sayısında artış yaşandı. Yılın ikinci yarısı için taban ücretleri belirlemek üzere, sendika çatısı altında yirmi yedi emek bileşeni toplandı ve yüzde 35 düzeyinde iyileştirme kararında mutabık kaldı. Sinema sektörü emekçilerinin proje bazlı çalışan, tehlikeli iş sınıfına dâhil olan ve düzensiz geliri olan kişiler olduğu ifade edilen açıklamada, “Alım gücünün düşmesi başta olmak üzere, içinde bulunulan diğer olumsuz ekonomik koşullar gözetilerek ücretlere iyileştirme yapılmıştır,” denildi.  Yirmi yedi emek bileşeninin (birlik, dernek, platform ve dayanışmalar) imzasıyla yayımlanan ortak bildiride “Ücret iyileştirme kararına, sektörümüzdeki tüm işveren ve işçilerin uymasını tavsiye ederiz,” çağrısı yapıldı. Temmuz 2023 taban iyileştirmesi 1 Ağustos itibariyle geçerli olup ücret artış oranları Ocak 2024’te tekrar görüşülecek.

%35 ücret iyileştirmesi yönündeki açıklamanın ardından, Sinema-TV Sendikası bünyesindeki emek bileşenleri, ortak bildiriye ek olarak kendi içlerinde yaptıkları toplantılarda belirledikleri taban ücretlerini ve ücretlerin değişkenlik göstereceği belli başlı koşulları da duyurmaya başladılar. Örneğin Reji Asistanları Platformu (RAP), sinema ve dijital platform taban ücretleri için ön hazırlık ve çekim ücretlerini haftalık olarak sıraladı. Buna göre 1. yönetmen yardımcısının haftalık 22.150 TL, devamlılık asistanınınsa haftalık 11.900 TL ücret alması öngörülüyor. Taban ücreti stratejisini bağımsız geliştiren Post Prodüksiyon Çalışanları Derneği (POSTPRODER) ise hazırladığı ücretlendirme tablosunu fazla mesai ücretleri dışında ve vergiler hariç net ücretler olarak paylaştı. Örnek vermek gerekirse kurgucular için bölüm başı haftalık ücret 13.500 TL olarak belirlenirken haftalık 16.500 TL, aylık ise 50.000 TL ücretlendirme öneriliyor.

Türkiye’deki sinema-dizi oyuncularının örgütlendiği Oyuncular Sendikası ise henüz konu hakkında bir açıklama yapmış değil. Sendika en son Kasım 2022’de kamusal bir açıklama yaparak Türkiye’deki oyuncuların dünya standartlarının çok altında ücretlerle çalıştırıldıklarına dikkat çekmişti.