Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne vekalet eden Naci İnci tarafından görevine son verilen ve bu meseleyi yargıya taşıyan Can Candan, üniversite bünyesinde her yıl güz dönemi verdiği dersleri bu yıl da vermeyi sürdürecek. Dersleri almak isteyen öğrenciler buraya tıklayarak gerekli bilgiye ulaşabilir.
Boğaziçi Üniversitesi’nde atamış yönetime karşı öğrenciler, akademisyenler ve mezunların yürüttüğü mücadele, üniversiteye seçim yapılmaksızın atanan rektörlerin yaptırımları paralelinde devam ediyor. Bilindiği üzere cumhurbaşkanlığı kararnamesi gereğince, 15 Temmuz 2021’de görevden alınan Melih Bulu yerine vekaleten rektörlüğe atanan Naci İnci, 16 Temmuz’da Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nde 14 yıldır ders veren öğretim görevlisi Can Candan’ı görevden almış, aynı bölümde sekiz yıldır yarı zamanlı ders veren öğretim görevlisi Feyzi Erçin’in derslerini de iptal etmişti. Özgür, özerk ve demokratik üniversite için Boğaziçili öğrenciler ve akademisyenlerce düzenlenen protestolar Candan ve Erçin’e destek eylemleriyle devam ederken 19 ülkeden 300’e yakın belgesel sinemacı ve akademisyenin imzasıyla Candan’ın göreve iadesini talep eden bir açık mektup yayımlanmıştı.
Candan’ın, her yıl açtığı Documentary Cinema (Belgesel Sinema) ve Project in Film Analysis (Film Projesi) başlıklı dersleri, Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü ve Fen Edebiyat Fakültesi’nin 9 Temmuz 2021 tarihli onay yazısıyla bölümün 2021 – 2022 Güz dönemi programına dâhil edilmişti. Buna karşın İnci, “on iki saat ders verme yükümlülüğünün yalnız altı saatini yerine getirme,” ve hakkında yine rektörlük tarafından “üniversite yöneticilerine hakaret” iddiasıyla açılan disiplin soruşturmasının devam ediyor olması gerekçeleriyle Candan’ın görevine son vermişti.
Candan, görevden alma gerekçelerinin hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını belirterek aksinin ispatlanmasını istemiş ve şöyle demişti: “İspatlanamaz, çünkü bu yazı yazılmadan bir hafta önce ders verdiğim bölüm ve fakültenin onayıyla derslerim Güz dönemi ders programına eklendi. Bir bölüm ve fakülte 14 yıl boyunca görevini yerine getirmeyene ders verdirtmez herhalde değil mi?” Ayrıca Candan, İnci’nin kendisini asılsız gerekçelerle, hukuksuz ve keyfi kararlarla işten çıkardığını söyleyerek konuyu yargıya taşımış, Eğitim Sen’in de davacı olarak müdahil olduğu davada yürütmenin durdurulması ve iptalini talep etmişti. Candan’ın avukatı Fırat Kuyurtar da yaptığı açıklamada görevden alma işleminin hukuka uyar bir yanı olmadığı gibi akademik programda aksamalara ve öğrencilerin mağduriyetine yol açacağını ifade etmişti.
Can Candan: Bu Dersleri Kayyım Yönetimindeki Kayıt Sisteminde Göremeyeceksiniz
Kayyım yönetimince adeta akademik kariyerine darbe vurulan Candan, tüm bölümlerden öğrencilerin ilgiyle takip ettiği derslerini üniversite kayıt sisteminin dışında vermeyi sürdüreceğini duyurdu. Kişisel Twitter hesabından yaptığı bir dizi paylaşımla her sene güz döneminde verdiği Documentary Cinema ve Project in Film Analysis derslerinin salgın önlemleri gözetilerek Güney Kampüs’te yüz yüze yapılacağını, gelemeyenler için de canlı internet bağlantısıyla gerçekleştirileceğini belirten Candan, durumun vahametine de dikkat çekti: “Bu dersleri şu anda kayyım yönetimindeki kayıt sisteminde göremeyeceksiniz. Onun dışında başka bir değişiklik yok. Dönem sonu benden alacağınız değerlendirmeniz, yazılı ve imzalı olarak kredinizi, notunuzu ve neden böyle bir uygulamaya gerek olduğunu belgeleyecektir.”
Derslere katılmak isteyen öğrencilerin [email protected] adresine e-posta yollayabileceğini ifade eden Candan, herhangi bir engelleme durumunda öğrencilerin Twitter vasıtasıyla kendisine ulaşabileceğini de not düştü: “Bu arada, @UniBogazici kayyım yönetimi yüzünden aşağıdaki http://boun.edu.tr uzantılı e-posta adresimden sadece gelen e-postalar bana ulaşıyor, o adresten e-posta gönderemiyorum. Onu da engellerlerse ve e-postanız geri dönerse, onu bana DM’den iletebilirsiniz.”
Boğaziçi Üniversitesi atanmış yönetiminin Candan ve Erçin’e ek olarak Seda Binbaşgil ve Özcan Vardar’ın verdiği dersleri de kaldırmasıyla üniversitede Film Çalışmaları Sertifika Programı’na bağlı FA (Fine Arts/Güzel Sanatlar) kodlu sekiz ders kapatılmış oldu.
‘Duvarlar-Mauern-Walls’ 21 Yıl Sonra Almanya’da
Öte yandan Candan’ın ilk uzun metraj belgeseli Duvarlar-Mauern-Walls (2000), Almanya’nın birleşmesinin 31’nci yıl dönümünde düzenlenen etkinliklerde izleyiciyle buluşuyor. Prömiyerini 21 yıl önce Almanya’da gerçekleştiren belgesel, 3 Ekim Pazar günü Berlin’deki Maksim Gorki Tiyatrosu’nun ev sahipliğinde düzenlenen ‘Duvarlar 3.0’ başlıklı etkinlikte gösterildi. Gösterim sonrası Candan’ın katılımıyla bir de söyleşi düzenlendi. Belgeselin bir diğer gösterimi ise Almanya’da 16 Eylül – 7 Kasım tarihleri arasında düzenlenen ‘… oder kann das weg? Fallstudien zur Nachwende’ (…yoksa bu geçebilir mi? Yeniden Birleşmeye Dair Vaka Çalışmaları) başlıklı sergi kapsamında Ekim ayı sonunda yapılacak.
Candan’ın, 1989 yılında ABD’de öğrenciyken bir gazete rastladığı “Berlin’deki Türkiyeliler artan ırkçılıktan endişe duyuyor” haberinden hareketle kamerasını Almanya’daki Türkiyeli göçmenlere çevirdiği Duvarlar-Mauren-Walls, Almanya’daki tüm okulların filmlere erişimini sağlayan Bundeszentrale für politische Bildung/bpb (Federal Yurttaşlık Eğitimi Ajansı) koleksiyonunda ve Köln’de bulunan DOMID (Almanya’da Göç Dokümantasyon Merkezi ve Müzesi) arşivinde yer alıyor.
