Şu An Okunan
Kültür Krizde: Brezilya Sinemateki’nin Akıbeti

Kültür Krizde: Brezilya Sinemateki’nin Akıbeti

2019’da iktidara gelen Jair Bolsonaro’nun Brezilya Sinemateki’ne açtığı savaşı duymayan sinefil kalmadı. Peki bugünkü durum ne? ‘S.O.S. Brezilya Sinemateki’ protestoları ve kampanyalar olağanüstü bir sinema hafızası barındıran Sinematek’i kurtaracak mı? Gidişatı, şu sıralar Brezilya belgesel sineması üzerine bir kitap yazmakta olan Indiana Üniversitesi akademisyeni Darlene J. Sadlier’den öğreniyoruz.

Çeviri: Aslı Özgen Tuncer

Dünyanın her yerinde kültür ve sanat sektörü salgın sebebiyle zor günlerden geçiyor. Fakat Brezilya’da durum çok daha feci. Ocak 2019’da göreve geldikten kısa bir süre sonra Jair Bolsonaro, Kültür Bakanlığı’nı lağvetmişti. Aynı yılın Aralık ayında ise Bolsonaro hükümeti, Brezilya Sinemateki’nin (Cinemateca Brasileira) yönetim ve işletmesini yürütmek üzere Roquette Pinto Eğitimsel İletişim Derneği (ACERP) ile olan sözleşmeyi yenilemedi. Bu kararda hükümetin, ACERP’in eğitim kanalında yayınlanan çeşitli programların güya sol-liberal tonundan duyduğu rahatsızlık etkili oldu. Sözleşmenin feshi üzerine ACERP, ısı kontrollü depolarda tutulan yanıcı nitrat filmlerin ve sürekli bakım gerektiren diğer görsel-işitsel arşiv malzemesinin güvenliğini korumak gayesiyle harekete geçerek Sinematek’in 41 çalışanının görevine devam edebilmesi için acilen yeni bir sözleşme yapılmasını talep etti. Sözleşmenin feshedilmesi ve bütçesinin kesilmesine rağmen ACERP, fatura giderlerini ödemeye devam etti. Ancak çalışanların sayısını giderek azaltmak zorunda kaldı. Birkaç ay içinde Sinematek personelinin tamamının maaşları kesildi. Bazıları görsel-işitsel hafızanın korunması amacıyla gönüllü olarak görevlerine devam ettiler.

‘S.O.S. Brezilya Sinemateki’ eylemlerinden, çalışanlar binanın önünde

7 Ağustos 2020 bu süreçte kilit bir gündü. Görsel-İşitsel Miras Dairesi başkan vekili Hélio Ferraz de Oliveira, ACERP’ten anahtarları alacak ve Sinematek’e kilit vuracaktı. Hükümet Oliveira’ya eşlik etmek üzere federal polisi görevlendirdi. Zor kullanılarak Sinematek’e kilit vuruldu, tüm çalışanlar kovuldu, sunulan tüm hizmetler askıla alındı ve elektrik, su, vb. gibi temel ihtiyaçlar kesildi. Bunun üzerine, özellikle elektrik kesintisinin yol açabileceği kimi korkunç ve geri dönülmez kayıplara vurgu yapan kuvvetli bir ses yükseldi. Yangın riski ve böyle bir durumda ülkenin kaybedeceği mirasın boyutları çok büyüktü. Elektrik ve diğer olanakların bir an önce açılması talebi dile getirildi. Zira Eylül 2018’de Rio de Janeiro’da Ulusal Müze’yi saran alevlerin hatırası henüz çok tazeydi hafızalarda. Hükümet bu tepkiler karşısında geri adım attı. Elektrik, su, vb. gibi olanaklar tekrar açıldı. Uzman olmayan, asgari güvenlik görevlerini yerine getirmekle sorumlu bir ekip işe alındı. Anahtarların teslimi sırasında hükümet yakında yeni bir ekip için iş ilanı açacaklarına dair garanti vermişti, fakat bu konuda hiçbir adım atılmadı. Bu süre zarfında Sinematek koleksiyonları çevrimiçi taramalara açık kalmaya devam etti. Ancak Kasım ayında kentin büyük kısmında etkili olan elektrik kesintisi sistemin çökmesine sebep oldu. Sistemin tamirini yapacak eğitimli personel bulunmadığı için, Sinematek’in araştırma sitesi “Kültürel İçerik Bankası” hâlâ erişime kapalı. Dijitale aktarılmış filmlerin, görsellerin ve belgelerin bulunduğu üç ana kataloğa ulaşılamıyor.

‘S.O.S Brezilya Sinemateki’ kapsamında üretilmiş meme’lerden. Bolsonaro’nun yüzü, Georges Méliès’nin ayının yerini almış.

Aralık ayının son günlerinde bir basın bülteni yayınlandı. Bu bültene göre, sanat koruyuculuğu da yapan köklü bir toplum kuruluşu, Sinematek Dostları Derneği (Sociedade Amigos da Cinemateca, SAC), 2021’in Ocak ayının ortasında personelin tekrar işe alınmasının ve kısmi de olsa kimi faaliyetlerin yeniden başlatılmasının önünü açacak, üç ay süreli bir sözleşme imzalayacaktı. Aylardır süren çevrimiçi forumlar ve tartışmalar, “S.O.S. Brezilya Sinemateki” protestoları, kuruma destek amacıyla hem ulusal hem uluslararası ölçekte yayınlanan yüzlerce duyuru, manifesto ve makalenin ardından, SAC yönetimi altında Sinematek’in yeniden hayat bulacağı söylentisi moralleri yükseltti ve yeni yıla doğru bir umut aşıladı. Bu umut hâlâ canlı, fakat şu ana kadar herhangi bir sözleşme imzalanmış değil.

Brezilya Sinemateki, Güney Amerika’nın en büyük görsel-işitsel merkezi. Yaklaşık 30 bin yerli ve yabancı film kopyasının yer aldığı Sinematek, 250 bin kadar film makarasına ve bir milyona yakın belgeye ev sahipliği yapıyor. Glauber Rocha, Carlos Diegues, Carlos Reichenbach ve Ana Carolina gibi büyük yönetmenlerin, Atlântida ve Vera Cruz gibi film şirketlerinin, devlet ajansı Embrafilme’in ve Sinematek kurucusu Paulo Emílio Salles Gomes’in, daha nicelerinin arşivleri Sinematek’te saklanıyor. Sinematek’in koruma ve restorasyon ekipmanları dünya standartlarında. Dijital tarama, aktarım ve restorasyon kapasitesi 8mm, 9.5mm, 16mm ve 35mm formatındaki filmleri HD, 2K, 4K ve 6K’ya aktarabiliyor. Dijitale aktarılmış arşiv malzemeleri arasında 6 bin 322 film, 3 bin 834 yerli ve yabancı film afişi, 53 bin 381 prodüksiyon fotoğrafı, TV Tupi haber skriptlerininn (1950-1980) ve 1966’da yayın hayatına başlayan prestijli sinema dergisi Filme Cultura’nın tüm sayılarının bulunduğu 24 bin 354 belge yer alıyor.

Brezilya Sinemateki’ndeki mücadeleye destek veren usta yönetmen Martin Scorsese gönderdiği mesajda şöyle diyordu: “Sanat lüks değil, ihtiyaçtır.”

Yaklaşık 24 kilometrekareye yayılan Sinematek kampüsünde iki sinema salonu, bir kafe, bir araştırma kütüphanesi, ikisi renkli ikisi siyah-beyaz filmlere ayrılmış toplam dört adet iklim kontrollü oda, nitrat filmlerin tutulduğu, her biri bin makara saklayacak kapasiteye sahip dört odanın bulunduğu ayrı bir depo, ofisler ve sergi mekânları yer alıyor. Çürüme tehlikesiyle karşı karşıya olan filmler, gösterime uygun durumdaki film kopyaları, devasa boyutlardaki video arşivleri ve dijital koleksiyonlar ayrı depolarda tutuluyor. Bunun yanında koruma ve saklama ekipmanlarının bulunduğu laboratuvarlar yer alıyor. 14 x 5.5 metre ebadındaki perdesi bulunan açık hava sineması, 35mm analog film ve dijital projeksiyon imkânlarına sahip. Bunların hepsine ve burada sayamadığım çok daha fazlasına, şuursuz bir hükümet tarafından kilit vuruldu. Hâlâ da geçici fonlamaya dair tek bir bilgilendirme veya haber yok.

Tıpkı dünyanın dört bir yanındaki sinemalar gibi, sinematekin gösterim salonları da salgın sebebiyle Mart 2020’de kapılarını kapamıştı. Ancak belgeleme ve koruma çalışmaları devam ediyor, gerek tez gerek makale gerekse kitap yazan akademisyenler ve öğrenciler arşive erişim sorunu yaşamıyordu. Sinematek’e zorla kilit vurulması, uzmanların kariyerlerinde bir duraksamaya neden olmakla birlikte, bu alanda yürütülen araştırmalara ve bilgi üretimine tarifi imkânsız bir ket vurdu. Sinematek kapalı kaldığı sürece, orada koruma altında bulunan (gerek sinemacıların gerek diğer arşivcilerin) film ve belge koleksiyonlarına erişim engellenmiş olacak.

Sinematek sayesinde gün ışığına çıkan Di Cavalcanti’de (1977) Glauber Rocha

Hatırlamakta fayda var: Brezilya Sinemateki 2006 yılında Görsel Kanıt Konferası’na (Visible Evidence Conference) ev sahipliği yapmış, bu konferansta birçok muhteşem film gösterimi gerçekleşmişti. Bunlar arasında Glauber Rocha imzalı Di Cavalcanti (1977) unutulmazdı. Bu belgesel Cavalcanti ailesini rahatsız ettiği için uzun yıllar izleyiciyle buluşamamıştı. Sanatçının cesedinin tabut içinde görüldüğü birtakım grotesk görüntüler sebebiyle belgesel gösterilememişti. Bu özel gösterim için Sinematek Cavalcanti ailesiyle iletişime geçerek onlardan özel izin almıştı.

Brezilya konusunda çalışmalar yürüyen bir sinema akademisyeni olarak, Sinematek’te birçok kitabım için araştırmalar yaptım. Örneğin Nelson Pereira dos Santos üzerine bir kitap ve İkinci Dünya Savaşı sırasında ABD ile Latin Amerika arasındaki kültürel diplomasi ilişkileri üzerine bir kitap yazdım. Şimdilerdeyse Brezilya belgesel sineması üzerine bir kitap hazırlıyorum. 2016 yılında São Paulo üniversitesinde konuk olduğum sırada, Nelson Rockefeller Amerika Arası İlişkiler Koordinasyon Ofisi (Office of the Coordinator of Inter-American Affairs) tarafından yaptırılan ABD hükümeti filmlerine odaklanan lisansüstü bir ders veriyordum. Sinematek’in olağanüstü kampüsünü ziyaret etme şansına o ara sahip oldum. Bir rehber eşliğinde kampüsün dört bir köşesini dolaşırken arşiv koruma ekipmanlarını bizzat görmüş, büyülenmiştim. Rex Lustig ve Adalberto Kemeny’nin 1929 tarihli, çok az bilinen kent senfonisi São Paulo: Sinfonia da Metropole filminin restore edilmiş bir kopyasını da bu ziyaret esnasında izleyebilmiştim. Sonraki aylarda bu olağanüstü restorasyon, restore edilmiş sessiz sinema filmlerinin sergilendiği en prestijli etkinliklerden biri olan Pordenone Film Festivali’nde gösterildi. Bu film ve Sinematek’te yürüttüğüm araştırmada karşıma çıkan onlarcası, üzerine çalıştığım belgesel kitabının sessiz sinema konulu ilk bölümüne eşsiz bir katkı sundu. Bu süreçte Sinematek’e gidip gelmek ya da Amerika’daki evimde arşivin dijitale aktardığı filmlere –örneğin 1937 ila 1945 yılları arasında Getúlio Vargas diktatörlüğünde ve sonrasında Ulusal Eğitim Filmleri Enstitüsü tarafından yapılan onlarca eğitim filmine– erişebilmek müthiş bir şanstı.

Brezilya Hükümeti’nin tankı ile Sinematek’in kamerası karşı karşıya. (Görseller: Fabio Lopez, Instagram, @flopezdesign)

Tüm bu kaynaklar ve çok daha fazlası şu anda erişime kapalı. Mesele sadece araştırmacılar değil. Bu mirasa ilgi ve ihtiyaç duyan herkesin erişim hakkı söz konusu olan. Şu anda tek umudumuz, hükümetin verdiği sözü tutarak sözleşmeyi imzalaması ve Brezilya halklarına kendi tarihlerinin görsel-işitsel mirasına erişim hakkını teslim etmesi. Hiçbir koşul olmaksızın bu onların hakkı, biz sinemacıların ise ihtiyacıdır.