Şu An Okunan
Datça’da Onur Haftası Yasağı, Film Gösterimlerine Engel

Datça’da Onur Haftası Yasağı, Film Gösterimlerine Engel

Datça Kaymakamlığı, Onur Haftası kapsamında ilçe genelinde düzenlenmek istenen tüm eylem ve etkinliklere 30 gün yasak getirdi. Datça’da ilk kez kutlanacak Onur Haftası etkinlikleri dâhilinde üç dalda Oscar’a aday gösterilen Kaçış (Flee) ve pek çok uluslararası festivalden ödülle dönen Benim Çocuğum’un gösterilmesi planlanıyordu.

Dünyanın dört bir yanından LGBTİQ+’ların eşit hak talebini tekrarladığı Onur Ayı her yıl Haziran ayında kutlanıyor. Bu yılki Onur Ayı ise Türkiye’deki LGBTİQ+’lar ve hak savunucuları için oldukça sert bir iklimde geçiyor. Kaos GL, 2015-2021 yılları arasında polis saldırısıyla gerçekleşen İstanbul Onur Yürüyüşü eylemlerinde toplamda 103 kişinin gözaltına alındığını, 20. İstanbul LGBTİQ+ Onur Yürüyüşü’nde ise 373 gözaltı olduğunu aktarıyor. 27 Haziran itibariyle 37 günlük süreçte toplamda 530 LGBTİQ+ ve LGBTİQ+ hak savunucusunun gözaltına alındığı biliniyor. Bu yılki gözaltıların “Hem Türkiye’deki Onur Yürüyüşleri tarihinde hem de diğer sokak eylemlerinde bir rekor” olduğu ifade ediliyor.

Onur Ayı etkinlikleri kapsamında bir dizi yasak kararı açıklandı. Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü, ODTÜ Rektörlüğü, Gaziantep Valiliği, Çanakkale Valiliği, Beyoğlu Kaymakamlığı, Kadıköy Kaymakamlığı, Eskişehir Valiliği ve İzmir Valiliği’ne ait bu kararlara bir de Datça Kaymakamlığı eklendi. Muğla’nın Datça ilçesinde bu yıl ilk kez düzenlenecek ‘1. Datça LGBTİ+ Onur Haftası’ etkinliği kapsamında yapılmak istenen tüm eylem ve etkinlikler kaymakamlık tarafından yasaklandı. Yasağın 20 Haziran’da başlayacağı ve 30 gün süreceği duyurulurken gerekçe olarak toplumun huzur ve güvenliği öne sürüldü.

Kaçış ve Benim Çocuğum’un Gösterimi İptal

Datça’da 20-26 Haziran tarihleri arasında düzenlenmesi planlanan ‘1. Datça LGBTİ+ Onur Haftası’ takviminde yer alan Onur Yürüyüşü, film gösterimi ve söyleşi gibi etkinliklerin tümü iptal edildi. Birlikte Yaşam Evi’nin 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü’nde düzenleyeceği etkinlikte En İyi Animasyon, En İyi Uluslararası Film ve En İyi Belgesel dalında Oscar’a aday gösterilerek bu açıdan bir ilke imza atan Kaçış (Flee, 2021) seyirciyle buluşacaktı. Jonas Poher Rasmussen imzalı film Afganistan’dan Danimarka’ya mülteci olarak gelen eşcinsel birey Amin’i merkezine alıyor. Mültecilik ve göç kavramlarından beslenen filmde el çizimi canlandırma sahneler gerçek arşiv görüntüleriyle harmanlanıyor. Prömiyerini Sundance Film Festivali’inde yapan film, birçoklarına göre 2021’in en iyi filmleri arasında.

Filmin ‘Birlikte Yaşamak Mümkün’ etkinliği kapsamındaki gösterimi sonrası Mülteci Hakları Merkezi’nden avukat Sinem Uludağ Gök’ün katılacağı bir de söyleşi düzenlenecekti. İleri Haber’den Ayşenur Önal, etkinliğe polisin saldırdığını bildiriyor. Müdahale karşısında yurttaşların gerekçeyi sorgulaması üzerine polislerin önce belediye başkanının haberi olmadığını, ardından da kaymakamdan izin alınmadığını söylediği aktarılıyor. Haberde etkinlik için gerekli yerlerden izin alındığı ispatlansa da polisin keyfi bir şekilde film izlenmesine izin vermediği ifade ediliyor.

Öte yandan etkinliğe katılacakların polisin yasa ve yönetmeliklere uygun davranmadığını, müdahalenin keyfi olduğunu belirterek suç duyurusunda bulundukları bildiriliyor.

Benim Çocuğum Selanik Uluslararası LGBTQ Film Festivali, Pink Apple Gey ve Lezbiyen Film Festivali ve Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali gibi pek çok festivalden ödül kazandı.

Onur Haftası etkinlikleri kapsamında gösterimi iptal edilen bir diğer film ise Benim Çocuğum (2013). Boğaziçi Üniversitesi’nde belgesel sinema üzerine dersler veren belgeselci/akademisyen Can Candan’ın çektiği belgesel İstanbul’da yaşayan ve çocuğu LGBTİQ+ bireyi olan ailelerin hikâye ve tecrübelerini anlatıyor.

Datça Kadın Platformu, 21 Haziran’da seyirciyle buluşturmayı hedeflediği belgeselin gösteriminin iptalini sosyal medya hesabından duyurdu. Gösteriminin İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün başvurusu üzerine Datça Kaymakamlığı’nca yasaklandığı ifade edilirken Onur Haftası etkinliklerine getirilen engellemeler kınandı.

Belgeselin yönetmeni Can Candan da kişisel Twitter hesabından bir açıklama paylaşarak “Bu sansürü şiddetle kınıyoruz” dedi.