Şu An Okunan
İstanbul Film Festivali’ni Boykot Çağrısı: ‘Nerdesin Aşkım?’ Bölümü Nerede?

İstanbul Film Festivali’ni Boykot Çağrısı: ‘Nerdesin Aşkım?’ Bölümü Nerede?

İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası/İstanbul Pride, İKSV’nin düzenlediği İstanbul Film Festivali’nde 2014 yılından bu yana yer alan ve kuir filmlerden oluşan ‘Nerdesin Aşkım?’ bölümünün bu yılki programdan çıkarılmasına karşı festivali boykot etme çağrısı yaptı. Bu uygulamanın kültürel alandaki görünmezleştirme ve sansür politikalarının yeni bir aşaması olduğuna dikkat çeken İstanbul Pride, “Bu tavır, yalnızca bir program değişikliği değil, queer sinemanın sistematik olarak dışlanmasının da bir göstergesidir. Devlet ile yakın ilişkide kalmayı tercih eden İstanbul Film Festivali’nin, biliyoruz ki, bu uyguladığı ilk sansür de değildir,” ifadelerini kullandı. İKSV, Türkiye’nin otoriterleşme sürecinde ismi en fazla sansür ve otosansür ile birlikte anılan kurumların başında geliyor.

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından 11-22 Nisan tarihlerinde 44. kez düzenlenmesi planlanan İstanbul Film Festivali’nin programı açıklandı. Festivalde 1985’ten bu yana düzenlenen Ulusal Yarışma ve Ulusal Belgesel Yarışması’nı bu yıl itibarıyla kaldıran İKSV, kuir filmlerden oluşan ‘Nerdesin Aşkım? bölümünü de program dışı bıraktı. Festival kapsamında 2014 yılından beri düzenlenen ‘Nerdesin Aşkım?’ bölümünün sansürlenmesine tepki gösteren İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası/İstanbul Pride, yayımladığı açıklamayla festivali boykot etme çağrısı yaptı.

İstanbul Pride’ın açıklamasında “Geçtiğimiz yıl Ulusal Yarışma ve Ulusal Belgesel Yarışması’nı iptal ederek hem yerel sinemanın üretim ve gösterim alanlarını daraltmış hem de Kürt Sineması’na karşı kullanılan sansür mekanizmalarının işleyebilmesine yol açmıştır. Şimdi ise queer varoluşları görünür kılan bir bölümü yok ederek sansürün kültürel alandaki etkisini derinleştirmeyi tercih ediyor,” denildi. Bu sansürün, ‘Aile Yılı’ adı altında LGBTİ+ karşıtı nefret siyaseti yürüten iktidarın kriminalize etme çabasının bir sonucu olduğuna dikkat çeken İstanbul Pride, “Mevcut politik baskı ortamında LGBTİ+lar için yalnızlaştırma politikasına da hizmet ettiğini görüyoruz ve bunu kabul etmiyoruz,” ifadelerini kullandı.

İKSV’ye, sinemanın temel motivasyonunun ifade özgürlüğü olduğunu hatırlatan İstanbul Pride, sansürden geri adım atana dek festivali boykot etme çağrısı yaptı: “Sansür, yalnızca filmleri programdan çıkarmakla değil, sessizlikle de işler. İstanbul Film Festivali’ni, sinemanın en temel gücü olan ifade özgürlüğüne sahip çıkmaya davet ediyoruz çünkü bu ayrımcılık ve sansür yalnızca LGBTİ+lar için değildir. Sanat üretiminde yapılan sansür ve ayrımcılık diğer hak ve özgürlükler için yürütülen mücadeleyi sekteye uğratır. Sansüre karşı durana dek festivali boykot edeceğimizi söylüyor, Lale Kart üyeliklerimizi iptal edip festivalden bilet satın almıyoruz. Herkesi de bu boykota dahil olmaya davet ediyoruz. Queer varoluşları yok sayan bu kararın karşısında dayanışmanın gücüyle durmaya devam edeceğiz! #SansüreKarşıBoykot #NerdesinAşkım

İstanbul Film Festivali, geçen yılki programında yer alan filmler nedeniyle iktidara yakınlığıyla bilinen muhafazakâr yayın politikasına sahip gazeteler tarafından ‘LGBT propagandası’ yapılıyor denilerek hedef alınmış; Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Kadıköy ve Beyoğlu belediyeleri de festivale destek sunmakla suçlanmıştı. Festivalin ‘Neredesin Aşkım?’ bölümünü kaldırmasının, hedef göstermeler ve baskılar neticesinde yapılmış bir sansür olduğu yorumları yapılacaktır elbette. Ancak mevcut iktidarla dirsek temasında olan Eczacıbaşı Topluluğu’nun sermayesiyle organik bağı bulunan İKSV yönetiminin bu konudaki sicili bundan çok daha kabarık. Festival, daha önce Bakur (Kuzey, 2015) belgeselinin gösteriminin engellenmesine karşı durmamış, yakın dönemde de Ölümüne Boşanmak (2021) ve Ulysses Çevirmek (2023) gibi belgesellere yönelik üstü örtük sansür politikalarıyla gündeme gelmişti. 2023 yılında Defne Ayas’ın 18. İstanbul Bienali küratörlüğünü engelleyen İKSV, sansürcü ve şeffaflıktan uzak yaklaşımları sebebiyle uzun zamandır eleştirilerin odağında.